3 Şubat 2019 Pazar

Carlo Collodi - Pinokyo





Pinokyo, çoğumuzun da bildiği gibi, gerçek bir çocuk olma yolunda yaşadığı bir dizi maceralardan oluşan küçük bir kukla hikâyesidir. Günümüzde, Walt Disney tarafından yapılan animasyonuyla ve farklı film uyarlamalarıyla Pinokyo hakkından birçok bilgiye sahip olsak da kitabı okuduğunuzda aslında bilmediğimiz farklı bir maceraya kapılıp gidiyoruz, en azından benim için böyleydi, bilmediğim birçok bölüm vardı. 

Kahramanımız Pinokyo’nun sürekli başına felaketlerin gelmesi, yaptığı yanlışlardan ders almaması, sürekli tutamayacağı sözler verip hep kendini tekrarlaması, bu kadar da olmaz dedirtmesi çoğu zaman beni çileden çıkartsa da o saf ve iyi kalpli hallerini okuyunca kızmak şöyle dursun ‘kıyamam yaa’ moduna geçişim zor olmadı. :) Kitabın bölümlerinin kısa olması ve her bölümün ayrı bir olayla süslenmesi okumayı hızlandırıyordu, fakat her bölümün başında içerik hakkında bilgi veren cümlelerle başlaması nelerin bizi beklediğini gösterdiği için bazen merak duygusunu törpülüyordu. 

Pinokyo, her ne kadar çocuklara masallar şeklinde bilinse de aslında kitap daha büyük yaşlara hitap ediyor. Kitabın geneline baktığımızda her dönemin kitabı olacak evrensel konular işlenmiş. Geleneksel aile yapısını temsil edecek karakterlerin seçilmesi, karşıt unsur olarak kişiyi cezbedecek eğlence unsurlarının olması ve aklını çelecek, iyi niyetinden faydalanacak arkadaş ögelerinin yer alması, size yaşayarak öğrenmeyi, tercihlerinizin nasıl sonuçlar doğurabileceğini gösteriyor. Okul, aile ve sizi daima doğruya yönelmeye çalışan bir dış ses var, yeri geliyor bu sizin iç sesiniz de oluyor. 

Ben keyif alarak okudum, bazı zamanlar üst üste benzer olayların gelmesi okumamı duraklatsa da ara vererek okuyunca o his de kayboldu. Kitabın sonunda yazar hakkında ve bu eseri kaleme alışıyla ilgili bir yazı vardı, onu ise ayrıca çok çok beğendim, tamamlayıcı bir etki yaratmıştı bende.


Kitapta altını çizdiğim bazı satırlar:

-  +Dünyadaki bütün sanatlar, işler arasında yalnız biri hoşuma gidiyor.
   - Hangisi acaba bu?
  +Yemek, içmek, uyumak, eğlenmek ve sabahtan akşama kadar başıboş yaşamak sanatı. (
syf. 14)

Yalanlar hemen tanınır, çocuğum. İki türlü yalan vardır: Kısa bacaklı yalanlar, uzun burunlu yalanlar. Seninki , tam da uzun burunlu yalanlardan. (syf. 69)

Okumak, öğrenmek için, hiçbir zaman geç kalınmış değildir. (syf. 107)

Bu dünyada yapılan her şey karşılığını bulur. (syf. 120)


*Alıntılar;Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları'nın 2017 senesindeki I.baskısına aittir.

Diğerlerinden Daima Bir Adım Önde Olanlar :)