12 Eylül 2019 Perşembe

Albert Camus__Yabancı




Yaklaşık 2 yıl olacak kitabı okuyalı, o kadar çok görmüştüm ki okuyan birilerini, sürekli merak ediyordum. O zamanki hislerim böyleymiş. Blogumda da dursun madem. Eksik olmasın. :)

___________________


Sürekli karşıma çıkan kitap, nihayet okumak kısmet oldu. 

İlk başta neyle karşılaşacağımı bilmiyordum, okurken o yüzden baya istekli başladım. Kitabın sonuna kadar da acaba nasıl gelişecek, neler olacak diyerek de kitabı bitirdim. 

Konusuna gelirsek, bir karakter düşünün onun için her şey o kadar olağan ve basit ki ölümü bile çok rahat kabullenip soğukkanlılıkla hayatın akışına kendini kaptırıp günlerini yaşamaya devam ediyor, bazı anlar geliyor ki yeter ama yani bunda bir duygu belirtisi göster artık diye laf yetiştirmeden duramıyorsunuz. Bu kahramanımızın çok kısa bir zaman aralığında yaşadıkları kaleme alınmış, çevresindekilere olan duyarsızlığının ötesinde aslında kendisine bile ne kadar yabancı oluşunu okuyacaksınız. 

Kitapta beni etkileyen; başkasının hayatını etkileyecek olaylarda suçlanmak yerine sadece sizi ilgilendiren, duygularınızı istediğiniz gibi yaşamanızdan dolayı cezalandırılabilecek olabilmeniz, hayatınızın kendi kontrolünüzden çıkıp başkalarının dedikleriyle şekillenebilmesi. Hatta karakter bunu şu cümlelerle çok güzel ifade etmiş; 

"Bu davanın benim dışında görülür bir hali vardı .Her şey, ben karıştırılmaksızın olup bitiyordu. Kaderim, bana fikir sorulmadan belirleniyordu." 

Kitabın anlatımı çok basit, betimlemeleri sade olmasına rağmen duygu geçişini çok güzel yansıtmış.Bazı cümlelerin üzerinde düşünmeden edemiyor insan. 

Kısacası; benim gibi duygu, durum aktarımlarını seven, olaydan çok süreç odaklı kitaplara sıcak bakanlar için ideal ama yok ben heyecan isterim, şöyle konular dallanıp budaklansın derseniz size hitap etmeyebilir.



Altını çizdiğim satırlardan bazıları şu şekildeydi;

- (..) tuhaf biri olduğumu,beni kuşkusuz bu yüzden sevdiğini ama belki günün birinde yine aynı sebepten nefret edebileceğini mırıldandı. (syf 44)


- Tutukluğumun başlangıcında en zoruma giden şey, kafamdaki hala özgür adam düşüncelerinin bulunmasıydı. (syf 72)

- İnsanın, hapisteyken zaman kavramını kaybettiğini bir yerde okumuştum. (syf 75)


-İnsanın başına ne geleceği hiç belli olmaz. (syf 98)


- İnsan madem ki ölecektir, bunun nasıl ve nerede olacağının önemi yoktur, apaçık bir şeydir bu. (syf 103)


- Fakat herkes bilir ki hayat, yaşanmak zahmetine değmeyen bir şeydir. (syf 103)


*Alıntılar; Can Yayınlarının 2017 senesindeki 58.basımına aittir.

24 yorum:

  1. Ben de epey önce okuduğum kitapları yeniden okumayı çok severim, anladığım ve çıkardığım sonuçlar çoğu zaman farklı oluyor, bazen eskisi kadar iz bırakamayabiliyor. Albert Camus'un çok değerli bir eseridir bu..

    - İnsan madem ki ölecektir, bunun nasıl ve nerede olacağının önemi yoktur, apaçık bir şeydir bu.

    Çok doğru bir cümle.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısınız. Yaşanmışlıklar ve içerisinde bulunduğumuz ruh hali çok etkiliyor kitaptan anladıklarımızı. Bazen hiç dikkatimizi çekmeyen satır başka bir gün çok anlam yüklü olabiliyor. Aslında kitap yorumlarını da bu yüzden çok seviyorum, başka bir pencereden bakabiliyorum kitaplara.

      Çok teşekkür ederim yorumunuz için. :)

      Sil
  2. Sadece bir betimlemeyle anlatılan kitapları seviyorum.Alıntılar da ilgi çekici.
    Teşekkürler :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim. Ben de çok seviyorum. Genelde durağan diye tercih edilmiyor gerçi. :)

      Sil
  3. ah çok çok iyi kitap yaaa. yabancı işte adam. herşeye yabancılaşmış. ne kötü aslında de mi. filmi de var filmi de güzel :) (marcello mastreonni)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Filmini görmüştüm evet ama izlemedim henüz. Sen güzel diyorsan bakayım ona da. :)

      Sil
  4. Varoluşçuluk felsefesinin savunması gibi bir kitap. Bu dünya da her gün binlerce insanın ölümü hiç bir şey değiştirmiyorsa sizin ölümünüz de hiç bir şey değiştirmeyecek... Kabul edilmesi zor çıkarımları olan ilginç bir eser bence

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, yazarın iki kitabını daha okumuştum ve düşünce olarak yine aynıydı. Bu eserinde de annesinin ölümüne yaklaşımı ve insanın hayatta alışamayacağı hiçbir şeyin olmadığı görüşünün hakim olduğu satırlarda değişik düşüncelere sevk etmişti beni.

      Sil
  5. "tuhaf biri olduğumu,beni kuşkusuz bu yüzden sevdiğini ama belki günün birinde yine aynı sebepten nefret edebileceğini mırıldandı." Bu söz beni çok etkiledi. İnsanlar hep bu farklı özellikleri sever ilk başta, sonradan bunları değiştirmek ister, başaramayınca da bu sebeple nefret eder. Çok haklı gerçekten

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Genelde zaten tartışmaların, uzaklaşma hissinin, ayrılıkların temeli bu değil mi ki, ilk tanıdığımız an aslında bize uymayan birçok nokta fark ediyoruz ama göz ardı ediyoruz çünkü zamanla onu kendi isteğimize çevirebileceğimizi düşünüyoruz, oysa ki karşımızdakinin de bizden o yönde beklentileri olabileceğini hiç hesaba katmıyoruz. :)

      Sil
  6. Epey bir zaman önce ben de okumuştum bu kitabı, sevmiştim. Sayenizde yeniden hatirlamis oldum😊Albert Camus sevdiğim bir yazar.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevdiğiniz bir yazardan kitabı hatırlatmışım, ne mutlu bana. :) Benim de sevdiğim bir yazar, birkaç kitabı daha var okumayı istediğim. Çok teşekkür ederim yorumunuz için. :)

      Sil
  7. Belki 20 yıl olmuştur okuyalı. Yaz, Düşüş ve Yabancı kitabını peş peşe okumuştum. Bir şeyler, bazı olaylar hatırlıyorum ancak hangisi hangi kitaptaydı orası karışıyor. Net hatırladığım tek şey ise üçünün de öğrencilik yıllarımda korsan bir baskı (Allah affetsin) dan okuduğum ve kötü bir çeviri olduğu.
    Bu defa, Yabancı'yı Can yayınlarından aldım ve tekrar okuyacağım.
    Hatırlattınız. Teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Üzerinden çok zaman geçmiş, okuduklarımız artınca da birbirine karışma ister istemez oluyor. Çeviri çok önemli gerçekten de, bu sefer hem hatırlamış hem de cümlelerin tadını iyice çıkartmış olacaksınız. Umarım beğenirsiniz. :)
      Yorumunuz için ben çok teşekkür ederim. Düşüş kitabını okumak istiyorum ben de, sayenizde ben de onu hatırladım. :)

      Sil
  8. epey oldu okuyalı, bu tip kitaplarda çevirmen çok önemli katliam yaratabiliyor :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet çevirmen gerçekten de çok önemli, kitaptan soğutabildiği gibi kitaba sımsıkı bağlanmanızı da sağlayabiliyor. :)

      Sil
  9. Dediği gibi hayatımız hep başkalarının elinde

    YanıtlaSil
  10. BÖYLE FELSEFİ KİTAPLAR PEK HOŞUMA GİTMİYOR NEDENSE. ÇOK TEŞEKKÜRLER.

    YanıtlaSil
  11. Okuduğum en garip karakterlerden Mersault...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gerçekten de öyle, böylesi bir karakterle daha önce karşılaşmadım.

      Sil
  12. 4-5 sene önce okumuştum. ve beğenmiştim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sevdiğim kitaplar beğenilince mutlu oluyorum sebepsizce. Çok teşekkür ederim yorumunuz için.

      Sil

Diğerlerinden Daima Bir Adım Önde Olanlar :)