7 Ekim 2018 Pazar

Livaneli'nin Son Ada'sında gezinti


Bir ada düşünün, yıllar önce çok zengin bir iş adamı satın almış, yaşlıĺık yıllarını hizmetçileriyle birlikte yaptırdığı güzel malikanesinde geçiriyor, şehrin gürültü patırtısından uzak balığını tutuyor, hamakta uzanıp şekerlemesini yapıyor, zamanla yalnızlıktan sıkılmaya başlayınca da eşine dostuna haber ediyor onların da orada ev yapmasına olanak sağlıyor ama bu ev sayısını 40 ile sınırlandırıyor çünkü adanın doğal güzelliğinin, sessizliğinin, binbir türlü ağacı, çiçeği, hayvanı barındıran ormanın güzelliğinin bozulmasını istemiyor. 


Ve siz de yazarın anlatımıyla sanki bu cennet adanın gizli ev yaptırmış 41. ailesi olarak oradaki olaylara tanıklık etmeye başlıyorsunuz, anlatı o kadar içten ki her şey gözlerinizin önünde gerçekleşiyor.


Evet, bu kadar şahane bir yerde ne olabilir ki anlatılacak diye başlıyorsunuz kitaba, oh mis gibi doğayı iliklerimizde hissedeceğiz derken anlatıcı daha ilk sayfalarda o can alıcı cümleyi kuruyor, aynı masallardaki gibi ' mutlu bir şekilde yaşayıp giderken adamızda bir kişinin vefatıyla onun evini satın alan bir emekli bürokratın adaya yerleşmesiyle artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı'. Bundan sonra anlatılanlar sizi şok etmeyecek çünkü tarihimizde biz bunları yaşadık, ne acıdır ki de yaşamaya devam edeceğiz gibi görünüyor. 


Bir doğa nasıl katledilir, insanlar nasıl değişir, alışarak nasıl her gün yavaş yavaş yok olunur, üzülerek, sinirlenerek okuyacaksınız. 


Kitabın en sevdiğim noktası olaylar anlatılırken bazen ufak ayrıntılar üzerinde duruluyor, acaba ne derken, yazar ilerleyen sayfalarda olay örgüsü içinde onun cevabını size aynı heyecanı hissettirerek veriyor. 


Kitapta Orwell'ın Hayvan Çiftliğini okurken hissettiğim duyguları yaşadım ama anlatım olarak o masalsı bu hikaye gibiydi benim için, bu daha yakındı belki de yaşadıklarımıza, o yüzdendir. 


Ben çok sevdim ama anlatılanları değil elbette ki, cennetten cehennem olabildiyse tam tersi de neden olamasın dedirtmesini, düşündürmesini sevdim. Tavsiye ederim.

4 yorum:

  1. Hayran çirfliği'ni çok sevmiş fazlasıyla etkilenmiştim. Kitabı onunla kıyasladığına göre bu da çok etkileyici olmalı.

    Bu arada bloğunu yeni ama siz çoktandır yazıyor gibisiniz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de o kitabı çok sevmiştim, masalsı bir anlatımdı ama siyasi bir arka planı vardı, gerçeklerin yüze vuruşu etkileyiciydi, bu kitap da o tarzdı, bir hikaye dinler gibiydim ama günümüzde yaşananlara daha yakındı, özellikle de doğanın hızla yok oluşuna karşı sergilenen davranışların ifade edilişi.

      Okuduğum kitaplar üzerine not almaktan hoşlanıyorum, özellikle de bir daha okumayı istediklerim arasında geçen zamandan ötürü kıyaslama yapabildiğim için değişen ve gelişen düşüncelerimi görmek güzel oluyor.

      Yorum için çok teşekkürler..

      Sil
  2. hiç okumadığım bir yazar. iyi şeyler sölemişsin :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Okuması rahat bir yazar, birkaç kitabını daha okuyup sevmiştim, klasiklerden sonra iyi geliyor.

      Sil

Diğerlerinden Daima Bir Adım Önde Olanlar :)