11 Ekim 2018 Perşembe

Sabahattin Ali'nin Yeni Dünya'sı




Evet, yazarın bir kitabını daha bitirdim, tüm kitaplarını okuma yolunda adım adım ilerliyorum. 

İçerisinde 13 öykü bulunan bu kitabı bir solukta okumak yerine tam anlamıyla sindire sindire okudum diyebilirim. Yazarın en sevdiğim yönü; sadece yaşadığı dönemde değil günümüzde de güncelliğini koruyacak olayları yazmış olmasıdır. Bazı karakterleri etrafınızda görmüşsünüzdür ya da bir yakınınızın başına gelmiştir de ondan duymuşsunuzdur, o derece tanıdık. Sizi şüpheye düşürecek tek şey öykülerin sonundaki tarihler, onları yok saydınız mı her şey yerli yerine oturuyor. 

Bazı hikayeler kısa olmasına rağmen vurucu etki yapıyorlar resmen; Ayran öyküsü onlardan biriydi benim için. Başkahraman ile aynı çaresizliği hissettim, çok üzüldüm, çok da kızdım. Isıtmak İçin adlı hikayede de aynı duyarsızlığı, aynı haykırışları, sessiz çığlıkları yaşadım. 

Her öyküde içime işleyen, işte şurası kırılma noktasıydı dediğim birçok hayata tanıklık ettim. Anlatmaya kalksam her öyküden bir şeyler karalarım, yüreğime her biri dokundu, ben sevdim, yaşanılanları olmasa da aktarımları en azından. 

Öykü sevenler için tavsiye edebilirim, sevmeyenler için de belki hepsi olmasa da biri yüreğinin saklı bahçesine filizlenmeye başlar bir denesen keşke diyebilirim.


Kitabın dünyasında beni etkileyen alıntılardan bazıları:

- Gitgide daha kuvvetlenen keskin bir gübre kokusu beni daha çok buraya yaklaştırdı. Köy yaşayan, çalışan bir mahluktur ve bu koku onun ter kokusudur. (syf. 8)

- Aptal mıdır nedir ? Boyuna kitap okuyup düşünür .Biz de çok okuduk ,ama faydası olmadı. (syf. 25)

- Kim olursan ol... Dünyada kendisi için hiçbir şeyi olmayan bir insanın bile başkalarına yardım edecek bir şeyi vardır... Hiç olmazsa bir tek sözü. (syf. 45)

- Kaçmak, her zamanki gibi, her şeyden kaçmak... Görmekten, duymaktan ve beraber ızdırap çekmekten kaçmak. (syf. 47)

- Hepsi bir varmış, bir yokmuş. İyi gün de, kötü gün de düş gibi gelip gidiyor. (syf. 64)

- Bir tek ümidim, ayakta duramayacak kadar yorgun oluşumdu. (syf. 69)


*Alıntılar, Yapı Kredi Yayınları'nın 2017 senesindeki 22.baskıya aittir. 

10 yorum:

  1. Sebahattin Ali’nin bu kitabını henüz okumadım ancak Kürk Mantolu Madonna, İçimizdeki Şeytan, Kuyucaklı Yusuf ve Sırça Köşk kitaplarını okudum. Öyküyü seviyorsanız Sırça Köşk kitabıda hoşunuza gidecektir muhtemelen..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba,

      Öneriniz için teşekkür ederim, söylediğinizi ve okuduklarınızı ben de okudum. Çok da beğendim. Diğer okumadığım kitapları da belli aralıklarla okumak istiyorum, yorum için teşekkürler.

      Sil
  2. Sebahattin Ali’nin kitaplarını okuyabilmek nedense bir türlü nasip olmadı bana.Bu da benim büyük bir ayıbım malesef ki🙈
    Kitap yorumlamanız çok detaylı,güzel olmuş.
    Sevgiler💕

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. O kadar çok okumak istediklerimiz oluyor ki bazen gerçekten de kısmet olmuyor, benim de sizin gibi okumaya fırsatım olmayan bir sürü yazar ve kitap var, umarım en kısa zamanda okuyabilirsiniz, eminim sonrasında bir bakmışsınız her kitabını almaya başlamışsınız.
      Güzel yorumunuz için ayrıca teşekkürler, size de sevgiler :)

      Sil
  3. hımmm ben de sırayla okucam bu yazarı, kürk mantolu ve kuyucaklı gibi olsa bütün kitapları. hüzeyin rahmi, reşet nuri, zweig da sırayla okuyom :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de sevdiğim yazarları sırayla okumaya çalışıyorum, insanı yazara daha da yakınlaştırıyor, her eserinde başka bir duyguyu daha yoğun yaşatıyor.
      Zweig, ne çok severim. :)

      Sil
  4. Sabahattin Ali, sevdiğim bir yazardır ama bu kitabını okuyamadım. Teşekkürler bilgi verdiğin için. Mutlaka okuyacağım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de çok severim, asıl ben teşekkür ederim. Şimdiden keyifli okumalar. :)

      Sil
  5. Kim olursan ol... Dünyada kendisi için hiçbir şeyi olmayan bir insanın bile başkalarına yardım edecek bir şeyi vardır... Hiç olmazsa bir tek sözü. EN ÇOK BU SÖZÜ SEVDİM, TEŞEKKÜRLER.

    YanıtlaSil

Diğerlerinden Daima Bir Adım Önde Olanlar :)